Yenikapı Meydanı’nda “Vatan En Büyük Servet Yarınlarımız için Evet” sloganıyla Evet Platformunun 200’ü aşkın STK ile birlikte düzenlediği Büyük İstanbul Mitinginde, İstanbul için tarihi bir gün daha yaşandı. 16 Nisan referandumuna güçlü bir ‘Evet’ desteği hedefiyle yürüyen AK Parti, Evet Platformu ile birlikte doğduğu yer olan İstanbul’da; birlik, kardeşlik ve istikrar için dev bir mitinge imza attı.

Özel hazırlıkların yapıldığı alanda, 600 metrekare tabanı olan dev bir sahne kuruldu. 16 metre yüksekliğinde ve 95 metre genişliğindeki dev sahnenin üstüne 100’er metrekare iki LED ekran yerleştirildi. Alandaki kalabalığa sesin verimli ulaşması için, 27 adet ses kulesi kuruldu. Alanın her yanından sahneyi görmek için 17 adet dev ekran kuruldu. UMKE ve Acil Sağlık ekipleri dahil 700 sağlık personeli ve 340 teknik personelin görev yaptığı mitingde; 70 adet ambulans hazır bekletildi. Alanda ayrıca 5 itfaiye aracı müdahaleye hazır bekletildi. 6000 otobüs ve 185 deniz aracı ile vatandaşlarımız tarihi mitingin yapılacağı alana taşındı.

Milyonlarca İstanbulluyu Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakanımız Binali Yıldırım’la bir araya getiren mitingimize katılan İstanbullular, ilk günkü aşkla doldurdukları alanda, bütün Türkiye’ye güçlü bir selam verdiler.

Mitinge, İl Başkanımız Dr. Selim Temurci, Genel Başkan Yardımcılarımız, Bakanlarımız, Milletvekillerimiz,İlçe Başkanımız Bahattin Ünver ve Belediye Başkanımız Murat Aydın katıldılar.

İSTANBUL 15 TEMMUZ'DA DÜNYAYI KENDİNE HAYRAN BIRAKTI

Mitingde kürsüye çıkan Genel Başkanımız ve Başbakanımız Binali Yıldırım konuşmasına İstanbul'un her ilçesini tek tek selamlayarak başladı. Genel Başkanımız konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yenikapı ruhunu sevgiyle, saygıyla, muhabbetle selamlıyorum. Yenikapı'dan 81 ilimizi selamlıyorum. İstanbul'un bütün semtlerini, bütün mahallelerini, caddelerini, sokaklarını sevgiyle, muhabbetle selamlıyorum. Türkiye'nin her şehrinden sizlere selam getirdim değerli İstanbullular. İstanbullu olmak kendini İstanbullu hissetmek bir gurur vesilesidir. İftihar vesilesidir. İstanbul gibi bir şehre sahip olmak, bu aziz millet için bir iftihar vesilesidir. Bize böyle bir şehri nasip eden, bize İstanbul gibi dünya güzeli şehri hediye eden, İstanbullu olmayı, İstanbullu hissetmeyi nasip eden Mevlama şükrediyorum. İstanbul, şehirlerin anası, İstanbul barışın, hoşgörünün, direnişin, kahramanlığın sarsılmaz kalesidir. Bu muhteşem şehrin, bu şehrin güzel insanları 15 Temmuz gecesinde bütün dünyayı bir kez daha kendisine hayran bıraktı.

İSTANBUL “DENİZE DÖKERİZ" DİYENLERE CEVAP VERİYOR

CHP Milletvekilinin sözlerine en güzel cevabı İstanbul’un verdiğini belirten Başbakanımız Yıldırım, “Onlar ki 27 Mayıs'ta Menderes'i, Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanını asanlar, onlar ki 12 Mart'ta Gazi Meclis'i kuşatanlar, onlar ki 12 Eylül'de gençlerimizi baharında solduranlar, onlar ki 28 Şubat'ta insanımızı ötekileştirdiler. Onlar 17-25 Aralık millete kumpas kurdular. Ama 15 Temmuz'da sert kayaya çarptılar. Milletin sillesi tepelerinde patladı. İstanbul bugün ‘sizi denize dökeceğiz’ diyenlere işte cevap veriyor. Muhteşemsin İstanbul muhteşem. Allah sizden razı olsun. Rabbim nazarlardan korusun güzel İstanbul'u. Sayın Cumhurbaşkanım, saygıdeğer hanımefendi biz sadece İstanbullu olmakla, İstanbul'da yaşamakla iftihar etmiyoruz. Aynı zamanda İstanbul'a hizmet etmenin, hizmetkâr olmanın gururunu da yaşıyoruz. 1994'de Sayın Cumhurbaşkanım, zat-ı âlinizle birlikte başladığımız bu yolculukta, bugün de aynı kararlılıkla devam ediyoruz. 14 Ağustos 2001'de AK Parti'yi kurarken Cumhurbaşkanımızla beraberdik, onun ekibindeydik” diye konuştu.

16 NİSAN TERÖR ÖRGÜTLERİ İÇİN BİR MİLAT OLACAK MİLAT

16 Nisan’ın terör örgütleri için bir milat olacağını vurgulayan Başbakanımız, “Allah'ın yardımı milletin desteği ile her türlü saldırıyı püskürttük, bertaraf ettik, püskürtmeye devam edeceğiz. Halkın tercihini sindiremeyenlere karşı dik durduk, demokrasiyi koruduk. Terör örgütleri üzerinden ülkemize yönelen saldırıları birer birer boşa çıkardık. Bugün terör örgütleriyle tavizsiz mücadelemiz aynen devam ediyor. 16 Nisan terör örgütleri için bir milat olacak İstanbul” dedi.

16 NİSAN'DA EN BÜYÜK ESERİMİZ YENİ SİSTEM GERÇEKLEŞECEK

Başbakanımız Yıldırım, konuşmasını şöyle tamamladı: “8 gün sonra merhum Türkeş, Özal, Demirel, Yazıcıoğlu hocamız merhum Necmettin Erbakan'ın hayalini gerçeğe döndürmenin yolunu açacağız inşallah. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi hiç kuşkusuz en büyük eserimiz olacak sayın Cumhurbaşkanım. Türkiye'de artık güçlü hükümetler dönemi başlıyor. Türkiye'de artık güçlü Meclis dönemi başlıyor. Egemenlik kayıtsız şartsız milletin olacak. Vesayetçiler artık tarihin derinliklerinde yok olacaklar. Türkiye kalıcı istikrara kavuşacak. Ekonomi, yeni sistemle daha da hızlı büyüyecek. Demokrasi standartlarımız daha da yükselecek, milletin huzuru, güvenliği, kardeşliği daim olacak. Yargı sadece bağımsız değil aynı zamanda tarafsız da olacak. Gençlerimiz siyasetle tanışacak.”

Başbakanımızın konuşmasından sonra tek tek bakanlarımız sahneye çıkıp meydandaki halkı selamladı.

‘EVET’ ŞİİRİ OKUNDU

Sonrasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sesinden yayınlanan "Evet" şiiri Yenikapı Mitingi'nde meydanda ilk kez yayınlandı.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Yenikapı Meydanı'nda düzenlenen mitinge helikopterle geldi. Cumhurbaşkanımız’ın geldiği anonsu yapılınca, vatandaşlarımız Türk bayraklarını sallayarak, Erdoğan’ı selamladı. Cumhurbaşkanımız ve eşi Emine Erdoğan, yürüyerek geldikleri platformda vatandaşlar tarafından sevgi gösterisiyle karşılandı. Bu esnada vatandaşlarımızı selamlayan Cumhurbaşkanımız konuşmasına başlamadan önce, alanda dev bir Türk bayrağı açıldı.

Başbakanımız Binali Yıldırım’ın konuşmalarının ardından, Cumhurbaşkanımız Erdoğan kürsüye çıktı ve meydanı dolduran milyonlarca kişiye hitap etti.

“Buradan nüfusumuzun yüzde 20'sini sinesinde barındıran İstanbul'u saygı ile selamlıyorum” diyen Cumhurbaşkanımız, “Bugün Yenikapı bir başka güzel inanıyorum ki yarın da başka bir güzel olacak. Çünkü ‘evet’ler semaya yükseliyor. Haftaya pazar sandıklar ‘evet’ler bir başka güzel olacak. İstanbul 16 Nisan'da öyle bir ‘evet’ demeli ki 99 yıl önce ayaklarıyla bu toprakları kirletenlere dersini vermeli. İstanbul 16 Nisan'da ‘evet’ diyerek 15 Temmuz'da bu ülkeyi işgal etmeye çalışanların teşaronluğunu yapan FETÖ hainlerinin kökünü kazımaya hazır mı? İstanbul 16 Nisan'da ‘evet’ diyerek PKK ve diğer terör örgütlerinin kökünü kazımaya hazır mı?” dedi.

SESSİZ DEVRİM DİYENLER KUDURDULAR

“Burası doğduğum, büyüdüğüm, çalıştığım, siyaseti öğrendiğim, şehr-i emini olduğum şehirdir” diyerek konuşmasını sürdüren Cumhurbaşkanımız, “İstanbul'da aldığımız feyzle tecrübeyle hamdolsun Türkiye'ye hizmet ettik. Girdiğimiz tüm mücadelelerde İstanbul kapı gibi arkamızda durduğu için hep galip geldik. Durup dururken gelmedik bugünlere. Bugüne gelinceye kadar çok çileler çektik. Ama Rabbim sonunu hayreyledi. İstanbul ile hep birlikte Elhamdülillah Türkiye olduk. Şimdi kısa sürede öyle bir devrim gerçekleştirdik ki küçümseyenler mahçup oldu. Batı ‘sessiz devrim’ dedi. Şimdi öyle diyenler kudurdular. Ne yaparlarsa yapsınlar biz yolumuza devam ediyoruz. Sandıkta kaybedenler yalana başvurdular. Haksız bir şekilde Belediye Başkanlığı görevimden alınıp cezaevine giderken ne dedik; Bu şarkı burada bitmez dedik. Cezaevinden çıkar çıkmaz kolları sıvadık, hizmet için yola revan olduk. 2001 yılında partimizi kurduk, 2002 Kasımında iktidara geldik. 14 yıldır gece gündüz çalışıyoruz. Bu süreçte her seçimimiz ayrı bir mücadele ile geçti” diye konuştu.

BİRÇOK LİDERİN ÖZLEMİ OLAN BİR SİSTEMİ HAYATA GEÇİRİYORUZ

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: “İstanbul 16 Nisan'da ‘evet’ diyerek ecdadının emanetine sahip çıkıyor mu? Sadece geçmişine değil bugününe de sahip çıkıyor mu? Çocuklarına geleceğine en güzel mirası bırakmaya hazır mı? İstikrar ve güven ortamının önemini sadece biz mi keşfettik? Bunu önemseyen tüm siyasetçiler bunu ifade etmişler. 16 Nisan'da merhum Özal'dan Demirel'e Türkeş'ten Erbakan'a kadar tüm liderlerin özlemi olan bir sistemi hayata geçiriyoruz. Çok zor şartlar geçirdik. Ne zaman önemli bir projeyi hayata geçirmeye kalksak, birileri ortalığı karıştırmaya çalıştılar. Her seçim bir imtihana dönüştü.”

KILIÇDAROĞLU'NU ADELİ TAHÜTLÜ GÖNDERELİM

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun 15 Temmuz gecesi sergilediği pasif tutumu eleştiren Cumhurbaşkanımız, “Burada bir şey anlatacağım çok önemli: O gece 03,30 civarında havalimanına indiğimde beni binlerce vatandaşım karşıladı. Üzerimizde F-16'lar uçuyor. Havalimanını çevreleyen darbecilere aldırmadan benim kardeşlerim sahip çıktı. Aynı gece benden 3 buçuk saat kadar önce CHP Genel Başkanı oraya gelmişti. Kendi ifadesiyle 23,30 civarında havalimanına iniyor. Bakıyor ki ortalık karışık. Hemen Bakırköy Belediye Başkanının evine gidiyor. Geçenlerde bir televizyon kanalında izledim. Diyor ki ‘Sayın Cumhurbaşkanı beni haberdar etseydi ben de gelirdim’ diyor. Yahu biz Face Time'den çağrımızı yaptık sen neden gelmedin. Demek ki bundan sonra Kılıçdaroğlu'na iadeli taahhütlü göndermemiz lazım. Bu kişi darbe olsa tankların önüne ilk ben çıkarım diyordu” diye konuştu.

16 NİSAN'DAN SONRA GİDECEK

Cumhurbaşkanımız konuşmalarında şu hususlara yer verdi: “Çıkıp, utanmadan bir şey daha söylüyor; 'Bu kontrollü darbedir' diyor. Ey Kılıçdaroğlu, bu ifade var ya şehitlerimizin ruhunu muazzep edecektir, yakınlarımızın ve gazilerimizin yüreğini kanatacak laflardır bunlar. Kontrollü koltukta oturan, her işin o şekilde yürüdüğünü sanır. Kasetle geldi ya kontrollü koltuk... Çünkü bu kasetle oraya gelmiş olan bir kişi. 7 seçim kaybetti, şimdi 8'inciye hazırlanıyor ama inanın yine gitmez. Koltuk kontrollü fakat ne olursa olsun, biz onlara rağmen yolumuza devam edeceğiz. Bir gün FETÖ'nün borazanlığını yapan, ertesi gün PKK seviciliğine soyunan, bir sonraki gün başka bir terör örgütünün avukatlığını üstlenen parti, cumhuriyetin partisi olamaz. Cumhuriyetin sahibi cumhurdur, millettir. Bunların her şeyden önce millete ve milli iradeye saygısı yok. Bu partinin bir milletvekili çıkar 'evet verenleri İzmir'de denize dökmekten' söz eder. Diğeri ondan aşağı kalmamak için 'hayır çıkarsa düşmanı İzmir'den denize dökmüş kadar sevineceklerini' söyler. Güya bu da deneyimlisi… Deneyimlisi öyle, deneyimsizi böyle... CHP milletvekillerinin bu halk oylaması kampanyası döneminde sokakta vatandaşı tehdit etmekten, kahvede darp etmeye kadar sergilemedikleri rezalet kalmadı. Böyle genel başkanların böyle milletvekilleri olur.”